En Yaygın İki Mabed: Cami ve Kilise
Bu yazımızda kadim iki dinin mabetlerini konu alıyoruz. Aralarındaki devasa farklara yakından bakıyoruz.
![]()
![]()
Dindeki asli unsurların değişmesi tali unsurların da farklılaşmasına yol açabilir. Örneğin birbirinden apayrı iki din olan İslam ve Hristiyanlığın mimari, sanat, edebiyat anlayışları arasında da ciddi farklar söz konusudur. Ve elbette buna bağlı olarak ibadet ettikleri tapınak ve mabetlerin şekli de farklılık göstermektedir.
Cami, Müslümanların ibadet ettikleri yerin adıdır. Her ne kadar İslam’da tüm yeryüzü ibadet edilmeye müsait kılınmışsa da insanları bir yere toplayacak ve topluca ibadet edilecek mekanlar oluşturulmuştur. Bunun ilk örneği hicretten hemen sonra Hz. Muhammed’in, Medine’de kurduğu küçük bir mescittir. Üstü hurma dal ve yapraklarından örtülen, zemini kum olan bu ibadethane İslam tarihinin ilk resmi camii sayılır. Kilise için durum biraz farklıdır. Camiye nazaran daha eski tarihli olması hasebiyle ilk kilisenin nerede, nasıl ve kimler tarafından inşa edildiğini net olarak bilmiyoruz. Fakat Antakya’da bulunan St. Pierre ismindeki mağara kilisesinin ilk kilise örneği olduğu kabul edilmektedir.
![]()
![]()
İki dinin de etkisinde kaldığı ya da kendi içinde geliştirdiği sanat anlayışına bağlı olarak, mabetlerinin mimari üslupları farklılaşmaktadır. Diğer taraftan her iki mimari anlayış da dinlerin genel özelliklerini bir şekilde yansıtmaktadır. Örneğin camilerin kubbeli yapısı, minaresi, çevresine kurulan bedesten, arasta, hamam, külliye gibi yan eklentileri İslam dinin kapsayıcı, yardımsever, hayattan uzak kalmayan taraflarına işaret eder. Diğer taraftan kiliselerin ücra köşelere inşa edilmesi, genellikle gotik bir yapıya sahip olması da Hristiyanlığın karamsar, melankolik bir din olduğuna işaret etmektedir.
![]()
![]()
Hangi dine at olduğu fark etmez, tüm mabetler birer kültür mirasıdır. Büyük kitlelerin saygı duyduğu, kutsal addettiği yerlerdir. Bu sebeple Hindu tapınağı ile Şinto manastırı arasında herhangi bir fark yoktur. Elbette her ikisi de tüm insanlık tarafından saygıyı hak eder.